Dizilere irdelemeye dünya çapında ilgi gören dizilerden biri olan House'la başlamak istedim.
HOUSE
2004'ten beri devam ediyor.Şu an 7. sezonu yayında.
Yapımcılar:David Shore,Bryne Singer,Paul Attanasio,Katie Jacobs,Daniel Sackheim.
Konu:Dr. Gregory House iyi bir üne sahip Princeton Plainsboro Eğitim Hastanesin'in teşhis bölümünü yönetiyor.Hastanenin ünü,özellikle Dr.House'un teşhis bölümünün başında bulunmasından kaynaklanıyor.Ünü her yere ondan önce ulaşıyor.Tembel,kendi başına buyruk,motivasyonu olmayan,anlayışsız,madde bağımlısı(sürekli içtiği ağrı kesici kast ediliyor),alaycı bir portre çiziyor House ve haliyle bulunduğu yönetici pozisyonuna çok da uymuyor.Çoğunlukla işe geç gelir fakat erken gider.İş sırasında televizyon izler.Çoğunlukla hastane pembe dizilerini izler.
House doktor olduğu belli olmasın diye önlük giymez.Hastalar onu ilgilendirmez,en ideali hastalarla karşılaşmamasıdır.Hastaların hepsinin yalan söylediğine inanır.Onu ilgilendiren şeyler çözülmemiş puzzel karmaşası içeren medikal durumlardır.Cevabı bilinen soruları zaten diğer doktorlar ele almışlardır,onlar House'u ilgilendirmez.
Semptomlar ne kadar karışık ve hayati tehlike içeriyorsa o kadar iyidir.Vakaya ekibindeki doktorlardan farklı tanılar koyar ve vakayı çözmek için elinden gelen her şeyi yapar,bu genel olarak ve sevindirici biçimde hastanın iyileşmesiyle paralel ilerler;hastalar için bu yararlıdır.House yetkileri,yönetmelikleri,zorunda kalırsa yasaları aşar ve kendi başına buyrukluğuyla şefini kızdırır.Düşünmek için odasına çekilir ve kırmızı bir topla oynar.
Tıbbi açıdan House bir dahidir.Ayrıca birçok dil bilir,piyano,gitar çalar ve video oyunları izler.Boş zamanlarını eğitimli,görmüş geçirmiş bir adamdan beklendiği gibi üst düzey televizyon programları izleyerek :)geçirir:İşyerinde General Hospital,evde ise canavar kamyon(monster tracks) gösterilerini izler,gösteri ağırlıklı dövüşleri ve porno film izler.Parasını öncelikli olarak fahişelere yatırır.
Geçirdiği bir kas infarktüsü sonucunda bacağındaki kasların ölmesi nedeniyle yürüme özürlüdür.Bastonla yürür ve devamlı ağrı çeker,ağrılara karşı fazla miktarda Vicodin kullandığından bu ilaca bağımlı olmuştur.
Ne yazık ki,belli zamanlarda hastanenin kliniğindede görev almalıdır.House genellikle bu görevden kaçmak için bir yol bulur ama önemsiz şikayetlerle kliniğe gelen bu hastalar onun uzun süredir uğraştığı büyük vakaları çözmesine bir bakış açısı getirirler.
İnternete karşı hem olumlu hemde olumsuz bakış açısı vardır.Hastaların gelmeden önce oradan yarım yamalak bilgi edinmesinden nefret eder.Diğer taraftan orada porno filmler vardır.
House 1.sezon 1. bölüm
House 1.sezon 1. bölüm
House'un ilk bölümünde anaokulu öğretmeni Rebecca Adler'in birdenbire saçmalamaya başlayarak,kreşte çocukların gözü önünde yere yığılmasıyla perdeyi açıyoruz.
Daha sonrada House'a dair saptamalarımız başlıyo.Öncelikle bastonunu fark ediyoruz,akabinde diyaloglarındaki tutumu ve haliyle kısmende olsa karakterini gözlemliyoruz.
Bu bölümün özellikle bir kaç diyaloğu diğerlerinden daha çok şey anlatıyor bize.
Foreman:Herhangi bir tanı koymadan önce hastayla konuşmak gerekmiyor mu?
House:O doktor mu?
Foreman:Hayır,ama...
House:Her insan yalan söyler.
Cameron:Dr. House hastalarla muhatap olmak istemez.
Foreman:Hastaları tedavi etmek için doktor olmadık mı?
House:Hayır,hastalıkları tedavi etmek için doktor olduk.Hastaların tedavisi dünyada bir çok doktorun hayatını çekilmez kılıyor.
Bir süre sonra anlıyoruz ki House hastasıyla,sorunu bulmak için bütün yollar kapandıktan sonra ancak konuşur.
Tabi bu arada hastne yöneticisi Cuddy ile de sürekli bir atışma olduğu aşikardır.
Cuddy:10 dk. önce seni büromda bekliyordum.
House:Ha öyle mi?Tuhaf,senin bürona gelmek gibi bir niyetim yoktu.
Dizinin kilitlendiği noktada House hastasına 'Onurumuzla yaşaya biliriz ama onurumuzla ölemeyiz.' der ki bu hala üzerine düşündüğüm bir cümledir.
Cuddy House'dan klinik görevini yapmasını isteyince House Mick Jagger'dan alıntı yapar:'You can't always get what you want.'Bölümün sonunda Rolling Stones'un parçası çalınır.
Ayrıca ekibindeki doktorları işe alma sebepleride enteresan.